Yulaf, gluten içermemesi, protein içeriği, lif içeriği ve kapsamındaki vitaminler ile birlikte kaliteli bir karbonhidrat kaynağı olmaktadır. Bunun yanında yağ profili olarak tekli ve çoklu doymamış yağ asitleri ile kalp sağlığını desteklemektedir. Yulaf her ne kadar yararlı bir besin olsa da tüketilmesi oldukça zor bir besin olarak karşımıza çıkmaktadır. Lezzetsiz ve tatsız yapısı onu tüketilmesi zor bir besin sınıfına sokmaktadır. Ayrıca çiğ tüketiminde sindirimi oldukça güçleşmekte ve gaz şişkinlik sorunlarına yol açabilmektedir. Öncelikle iyi sindirilmesi ve bu tür sorunlara yol açmaması açısından yulafın mutlaka HAŞLANMASI gerekmektedir. Bu suyla, badem sütü ya da hindistancevizi sütü ile yapılabilir. Haşlanarak daha yenecek kıvama gelen yulafı tarçın, kakao ve elma ile tatlandırırsanız oldukça yemesi kolay olacaktır. Yulafın esas amaçlarından biri de sabahları artan insulin direncine karşı insulin sentezinin harekete geçirilmesinin engellenmesidir bu nedenle muz pekmez bal çikolata gibi ürünlerle tüketmek yulafın mantığına terstir. Diğer bir tüketim şekli yumurta ile blenderdan geçirerek krep ya da pankek şeklinde tüketmektir. Çok az kabartma tozu da ekleyerek güzel pankekler elde edilebilir. Aynı zamanda çok az bcaa ile tatlandırılmış sıcak su ile yine yulaf rahatça tüketilebilir. Haslanmış yulafın içine yine tatlandırmak amacıyla az miktarda kuru çilek kuru elma gibi meyve kuruları eklenebilir. Yulaf her ne kadar yemesi zor bir besin olsa da tüketilmesini kolay kılan yollardan bazılarından bahsettim. Sizlerde bunları çeşitlendirip farklı şekillerde yulafı öğünlerinizde kullanabilirsiniz...